Hamileliğin 21. haftasında, bebişiniz ise 19. haftasında oluyor. Bilindiği gibi hamilelik genellikle 40 hafta sürer ve siz 20.-21. haftalarda, tam olarak bu sürecin yarısında oluyorsunuz. Yani bu süreci ortaladınız ve büyük zorluklar aştınız.
Bu hafta neler olacak, neler hissedeceksiniz ve nelere dikkat etmeniz gerekiyor… tüm bu konular hakkında ayrıntılı bilgiyi bu yazıda bulabilirsiniz.
Öncelikli olarak şunu söylemek isteriz ki; hamileliğin 21. haftasında olan bir anne adayı, hamileliğin 5. ayında sayılmaktadır. Hamileliğin 5. ayı da, toplamda üç trimester döneminin ikinci dönemindedir. Çünkü daha önce de ifade ettiğimiz gibi her bir trimester dönemi 3 aydan oluşmaktadır.
Hamileliğin 21. Haftasında Bebeğin Gelişimi
21 haftalık gebelikte bebek ölçüleri ne kadardır, bundan başlayalım. Minik bebişinizin ölçüleri bu hafta hemen hemen büyük bir muz kadar büyük! Uzunluğu yaklaşık 18 cm ve ağırlığı ise ortalama 300 gram civarında.
Bu hafta en önemli gelişim ayrıntısı ise tat alma duyusudur. Öyle ki bebişiniz, siz ne yerseniz, o da yediğiniz şeyin tadını alacaktır. Bebeği besleyen amniyotik sıvı, o günlerde ne yediğinize bağlı olarak bebişinize acı ya da tatlı gibi farklı tatlar ulaştırır. Zamanla ise bu tatlara alışacak, farklı olduklarını anlayacak ve belli başlı tatları sevmeye başlayacak.
Tat alma duyusuna ek olarak, bir diğer önemli gelişim ise kollar ve bacaklarda gözlemleniyor. Öyle ki doğru oranları neredeyse bulmuş. Kasların senkronize bir şekilde hareket edebilmesi için gerekli beyinle kaslar arasındaki nöronlar oluşmuş olup, bununla birlikte tüm vücut genelinde kıkırdak dokularda kemiğe dönüşmeye başlamıştır. Tüm bu gelişmeler bebişinizin hareketlerinin beyin sinyalleri ile uyumlu gerçekleşmesi açısından önem arz ediyor.
Hamileliğin 21. Haftasında Bebeğin Hareketleri
Bu hafta bebeğinizin çeşitli hareketleri oluyor. Mesela tekme ve yumruk atmak, hıçkırmak, takla atmak gibi… Hamileliğin 21. haftasında bebişinizin hareketleri de ciddi oranda hissedilmektedir. Zaten normalde gebeliğin 20. haftasından itibaren hissedilmeye başlanmaktadır. Bu haftadan itibaren ise artık bebeğinin hareketlerini kesin olarak hissedebilmeniz gerekiyor. Bu hareketler size değişik duygular verecektir. Rahatlama, güven hissi verecek ve eğlence kaynağı olacaktır.
Bebişin hareketleri ile ilgii önemli bir ayrıntı ise bu hareketleri bir gün hissedip başka bir gün ise hissetmeyebilirsiniz. Bu gayet normaldir çünkü hareketler ancak 28. haftadan itibaren daha istikrarlı bir şekilde olmaktadır.
Hamileliğin 21. Haftasında Annede Neler Değişir?
Gittikçe büyüyen rahim, bu haftalarda doktor muayenesinin de yapılması ile hemen hemen 21 cm civarında olduğu ölçülür. Sadece rahim değil, vücudun diğer bölümleri de büyümeye ve değişmeye devam etmektedir. Bu nedenle kilo alımı da gayet normaldir. Bu kilo alımını özellikle de bel bölgesinde bariz bir şekilde hissetmek ve ayna karşısında gözlemlemek mümkündür.
Kilo almanın belirtileri sadece bel bölgesinde belirgin olmakla kalmaz aynı zamanda bacaklarda, ayaklarda ve bileklerde de gözlemlenebilir. Sanki bir şişlik var gibidir. Gün içerisinde daha az hareket etmek ve bol su tüketmek önerilir.
Hamileliğin 21. Haftasında Belirtiler Nelerdir?
Hamileliğin 21. haftasında hem annede meydana gelen değişimleri hem de bu dönemde gözlemlenmesi, hissedilmesi muhtemel belirtileri sıralandıracak olursak;
- Vajinal akıntılar – Artık normal olarak karşılanması gereken belirtilerden birisidir. Çünkü vajinal akıntı bu haftalarda da devam edebilmektedir. Bu akıntı genellikle beyaz renkli ve suludur. Nedeni ise hormonların etkisidir. Bu nedenle endişe edilecek bir durum yoktur. Eğer ki bu akıntı sarıya veya yeşile çalar renkte, keskin kokulu ise, bununla birlikte; tahriş, kızarıklık ve kaşıntı da oluyorsa, bu belirtiler enfeksiyon belirtisi olabileceğinden, işte bu durumda doktora başvurmanız şiddetle önerilir.
- Nefes darlığı – Progesteron hormonunun artması ile birlikte akciğer kapasitesinde de ciddi değişimler oluyor ve bu değişim özellikle hamileliğin 5. ayında, 21. haftasından itibaren daha da artmaya devam eder. Öyle ki her nefes alışınızda normale kıyasla neredeyse yarı yarıya daha fazla hava alıp verirsiniz. Bu da doğal olarak, vücudun nefese doyması için daha hızlı nefes alıp verme refleksine neden olur. Bu da çoğu zaman nefes darlığı olarak ortaya çıkar. Normal bir durumdur.
- Mide yanması – Hamilelik döneminin en yaygın belirtilerinden birisi olan mide yanması gebelik hormonlarının aktif olması ile birlikte sindirim sistemine etki etmesi ile meydana gelir. Hamilelik dönemi öncesinde de mide yanması yaşayanlar için bu alışıldık bir durumdur. Mide yanması, ekşimesi ve bununla birlikte kabızlık da normal belirtiler olup, belli başlı beslenme önerileri dikkate alınarak, minimuma indirgenebilmektedir.
- Karın ağrısı – Bu ağrı, büyüme ağrısı olarak da adlandırılabilir ve özellikle karnın alt taraflarında hissedilir. Çünkü büyüyen rahmi destekleyen kas ve bağların gerilmektedir. Bu da hem ağrılara hem de ani, uzun ya da kısa süreli kas kramplarına neden olabilmektedir. Ateş, titreme, kanama, baş dönmesi gibi beklenmedik belirtiler meydana gelmediği sürece, bu ağrıların normal olduğunu bilmek gerekir.
- Şişlik – Özellikle de ellerde ayaklarda ani kilo alımına bağlı olarak meydana gelen şişliklerin bir diğer nedeni de sıvı tutulmasına bağlıdır. Ancak bu her kadında da olmayabiliyor. Eğer siz şişlik olduğunu gözlemliyorsanız; bol su tüketmek, yürüyüş ve egzersiz yapmayı deneyebilirsiniz.
- Sık idrara çıkma – Sık sık idrara çıkmak bu haftada normal bir belirti olarak kabul edilir ancak eğer idrar sırasında yanma, ağrı, acı gibi hissiyatlar varsa bu idrar yolu enfeksiyonu belirtisi olabilir. Bu durumda doktor ile görüşmeniz şiddetle önerilir.
Hamileliğin 21. Haftasında Beslenme Düzeni Nasıl Olmalıdır?
Her ne kadar hamileliğin son 3 aylık dönemine giriş yapmak üzere olsanız da, tıpkı şimdiye kadar ki hamilelik döneminde aşerme, bazı gıdalardan tiksinme ya da tepkisizlik durumları gibi aynı durumlar bu haftada da gözlemlenebilir. Ancak olabildiğince hem kendiniz hem de bebişiniz için en doğru besin türlerini ve değerlerini almaya gayret etmelisiniz. İşte bu doğrultuda sizlere önerebileceğimiz başlıca gıda türleri ve beslenme önerileri;
- Eğer özel olarak aşerme durumu söz konusu değilde; yağ, şeker oranı yüksek ve boş kalorili gıdalardan olabildiğince uzak durmanız önerilir.
- Atıştırmalık olarak taze meyve veya peynir tercih edilebilir.
- Kalsiyum ve demir oranı yüksek besinlerin tüketimine devam edilmelidir.
- Kahvaltı öğünleri asla atlanmamalıdır.
- Olabildiğince sık sık ve az az beslenilmelidir.